Türkçe - İngilizce
İTFİRA ATMAK
Bir kimseye kasıtlı ve asılsız suç yüklemek, birinin şerefini lekelemek için onun hakkında yanlış ve kötü niyetli bir ifadede bulunmak, iftira etmek, kara çalmak, kara sürmek.
- Parayı o çalmadı, iftira atıyorlar.
- Kocasını aldattı diye kadına iftira attılar.
- Montaj video ile siyasi rakibine iftira attı.